BAĞLARDA GÖRÜLEN BAZI FİZYOLOJİK HASTALIKLAR

BAĞLARDA GÖRÜLEN BAZI FİZYOLOJİK HASTALIKLAR3
Asma bitkisi ürününü geliştirmek ve olgunlaştırmak, varlığını devam ettirmek, hastalık ve zararlılara karşı koyabilmek için birçok iç ve dış faktörlerin etkisindedir. Gelişimin normal sürdürülebilmesi için ihtiyaçların denge halinde olması gerekmektedir. Denge korunamazsa gelişme, verim ve kalite kaybı karşımıza çıkar. Dengede bizim sağlayacağımız kısımlar olduğu gibi doğal koşullarında etkili olduğu nedenler vardır.İlçemizde bağcılık potansiyelinin olması özellikle Arsa Mahallemizde kendine özgü yöresel çekirdekli üzüm çeşidi Kınık(Malgaz) çeşidin olması bağcılığı önemli kılmaktadır. Bağcılığın önemli olduğu bölgemizde fizyolojik koşullardan karşılaşılan sorunlar:
• İlkbaharda büyüme düzensizlikleri
• Silkme
• Çiçek salkım taslağının sülüğe dönüşmesi
• Sudan kaynaklanan fizyolojik arazlar
• Salkım ucu kurumaları olmak üzere beş tanedir.
İlkbaharda Büyüme Düzensizlikleri:Bu olay genç asmaların aşırı yük ve verim, hastalık ve zararlıların etkisi, mildiyö nedeniyle yaprakların erken dökülmesi, aşırı gübreleme ve sulama gibi etkiler nedeniyle omcanın yeterli miktarda karbonhidrat biriktirememesinden kaynaklanmaktadır.
Büyüme Düzensizliklerine etki eden faktörler: Asmanın yaşı(genellikle 10 yaşın altı) , çeşit(uzun budamaya elverişli çeşitlerde), anaç(aşılı omçalarda), toprak tipi (zayıf yapı ve drenajı olmayan), budama(yetersiz olursa), sulama ve toprak nemi(kış aylarının kurak geçmesi veya vejetasyon devresinde fazla sulama) , gübreleme (geç gübre uygulamaları) ve donlar(kış donları)dır. Büyüme düzensizliklerinin olası nedenleri :yedek besin maddelerinin(nişasta) miktarı, kış soğukları, hastalık ve zararlılardır.
Silkme: Bağlarda, çiçek oluşumundan sonraki tane tutumunda noksanlık olması olayına silkme denir. Aşırı beslenme ve vegetatif gelişmenin fazla olması, kuvvetli toprak üzerinde kuvvetli anaçların kullanılması, aşırı gübreleme ve sulama veya bunların tersi silkmenin başlıca nedenleridir. Silkme iki farklı şekilde olur;
İklim nedeniyle ortaya çıkan silkme: Yetersiz döllenme sonucu normal çiçek dökülmelerinin ardından yeniden çiçek dökülmeleri meydana gelmesidir. Çoğunlukla çiçeklenme döneminde meydana gelen yağışlar, 30 °C’nin üzerindeki veya 13 °C’nin altındaki sıcaklıklar ve su eksikliği stresi (sıcaklığa bağlı olarak) etkileyebilir.
Fizyolojik silkme: Taneler 1-2 mm(saçma iriliği) iken büyümenin durması, tene sapının başlangıçta açık bir renk alıp daha sonra tane ile birlikte kuruyarak salkım sapına bağlı olarak kalması veya dökülmesidir. Buna sebep salkıma karbonhidratların az veya çok gelişi olabilir. Verim, kalite ve tane içeriği üzerine olumsuz etki yapan silkmeyi önleyebilmek için ; uç alma (tam çiçeklenme devresinden birkaç gün önce), tepe alma, bilezik alma (tane tutumunu artırmak için tam çiçeklenmeden 1 hafta önce, çekirdeksiz çeşitlerde taneyi irileştirmek tane tutumundan hemen sonra) , boğma ve kimyasal madde (CCC, SADH, Alar vb.) uygulamaları yer almaktadır.
Çiçek salkım taslağının sülüğe dönüşmesi(Le flage- filage): Çiçek salkım taslaklarının oluşumu ile gözün uyanma ve sürmesi arasında gelişmenin durmasıdır. Salkım taslaklarının sülük taslağına veya salkımların sülüğe dönüşmesi (Le Flage –filage) olayıdır. Fazla dallı salkımlara sahip çeşitlerde daha çok görülebilir. Kuvvetli anaç ve toprak, düşük sıcaklıklar ve kapalı gün filage oluşumunu artırabilir.
Sudan Kaynaklanan Fizyolojik Arazlar:
Köklerin asfeksiye (boğulmaya) maruz kalması
Kuraklık
Folletage (Apoplexy): Asmanın organlarının henüz odunlaşmamış olduğu devredesıcak ve kuru rüzgarların etkisi ile ani olarak yaprakların ve salkımların solmasıdır.
Tylosis (Thylles): Yapraklarda oluşan terlemeyi karşılamak amacı ile odun borularından suyun kuvvetli bir basınçla geçmesi gerekir. Fakat odun borularının içerisinde bulunan thyle adı verilen uzantılar buna engel olur. Bu durumda yapraklar solar ve pörsür.
Çiçek salkımı veya salkımların pörsümesi: Doğal gelişimi bir şekilde engellenmiş salkımlarda iletim demetlerinin görevlerinin yapmaması durumunda çiçek salkımı veya salkımlar pörsüyebilir.
Salkım Uç Kuruması:Genel olarak salkım uç kuruması, salkım ucundaki tanelerde başlayan sonraki aşamalarda ise salkımdaki çoğu tanelerin kurumasına yol açabilen bir sorundur. Ben düşme döneminde(renk dönüşümünde) salkımların uç kısımlarındaki tanelerde pörsüme ve kurumalar meydana gelmektedir. Bu durum bazen birkaç tane ile sınırlı kalırken bazen salkımın yarıdan fazlasını etkileyerek çilkim ve salkımın eksenlerini kurutmaktadır. Bir bağ içerisindeki bazıomcalarda görülebildiği gibi bütün omcalarda da görülebilir. Bir omcanın bazı salkımlarında görülebildiği gibi omcanın bütün salkımlarında da görülebilir. Omcalarda herhangi bir gelişme bozukluğu görülmediği gibi gelişmede gerilemede olabilir.
Salkım uç kuruması ülkemizde sorun olduğu gibi Dünya ülkeleri içinde bir sorundur. Dünya ülkeleri literatüründe bu durum kesin olarak fizyolojik bozukluk olarak belirlenmiştir. Fakat bu sorunun ortaya çıkış nedeni tam belirlenememiştir. Salkım ucu kurumalarına neden olan birçok faktör sayılmaktadır. Bunlar;
• Potasyum Noksanlığı,
• Aşırı Sulama, Su noksanlığı veya sulamadaki düzensizlikler,
• Magnezyum veya Çinko noksanlığı veya bu iki element oranının farklılığı
• Aşırı gübreleme veya gübre noksanlığı
• Asmada bırakılan aşırı yük
• Kullanılan kuvvetli anaçlar, toprağın kuvvetli olması, omcalara verilen terbiye sistemleri
• Aşırı yaprak alımı/aşırı ürün dengesizliği,
• Toprakta potasyum (K), magnezyum (Mg) ve kalsiyum (Ca) gibi mineral maddelerin aşırı bulunmasından dolayı birbirinin topraktan alımını olumsuz etkilemesi ya da toprakta yetersiz bulunması vb. gibi faktörler sıralanabilmektedir.
Bügüne kadar yapılan çalışmalarda kesin bir tanı konulamamıştır. Fakat bağda yapılan bütün normal olmayan davranışların “omca dengesi”ni bozduğu ve omcanın buna bir tepki olarak kendisini gösterdiği söylenmektedir. Salkım uç kurumalarını önlemeye yönelik yapılan tavsiyeler tamamen ‘omca dengesi’ ni gözeticidir. Bunlar;
• Uygun anaç seçimi
• Uygun terbiye sistemi
• Bir önceki yılın gelişme durumuna uygun yük(şarj)
• Toprağın su tutma kapasitesini arttırıcı uygulamalar(yeşil gübre, çiftlik gübresi)
• Gereksiz toprak işleme işlemlerinden kaçınılması
• Toprak ve yaprak analizlerine göre zamanında gübre kullanılması
• Hormon uygulamalarının gerektiği zamanda ve gerekli dozda yapılması
• Sulama miktarı ve zamanının gübre, yük ve hormon uygulamalarına göre ayarlanması
• Kurak geçen zamanlarda hasattan sonra ve/veya kışın sulama yapılması
• Yaprak alma ve uç alma işlemlerinin dikkatli yapılması veya yapılmaması
Son olarak uç kuruması salkımlarda meydana gelen güneş yanıklıkları sonucu bir sorun değildir. Çünküsorun yüzeysel bir kurumadan çok, uç kurumasına uğrayan tanenin içsel su kaybetmesiyle ilgilidir. Tanelerin su kaybına ilişkin belirtiler ben düşme ya da hasat döneminde başlamakta olup olgunluk sonrasında belirtiler daha da belirginleşerek tane koyu kahverengiye dönüşmekte ve tamamıyla kuruma meydana gelmektedir.Sonuç olarak bu konu üzerine bilimsel çalışmalar devam etmektedir.
Meryem KARABURUN – Ziraat Mühendisi – Seydikemer Ziraat Odası Tarım Danışmanı –
4

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Paylaş
Bağlantıyı kopyala